Karanlık Mod Işık Modu

Sidney Opera Evi Tasarım Yarışması Öne Çıkan Tasarımlar

Sidney Opera Evi‘nin tasarlanması için 1956 yılında açılan yarışmaya 223 adet tasarım katılmıştı. Jørn Utzon tarafından tasarlanan Çok Bölümlü Kabuklu Yapı’dan oluşan bildiğimiz ve sevdiğimiz tasarım, jüri üyelerinden olan Eero Saarinen tarafından oldukça beğenilmiş ve bu tasarımın gelişip dünyanın en önemli yapılarından bir olabilecek potansiyelinde görülmüştür. Utzon’un tasarımı dışındaki 222 tasarım ile ilgili bilinenler ise çok azdır. Bu tasarımların çok büyük çoğu bir teoriden öteye geçememiş ve tarihin sularında kaybolmuşlardır. Avusturalyalı bir sigorta şirketi tarafından yapılan araştırmalar sonucu Sidney Opera Evi yarışmasından kayda değer eserlerin plan ve tasarımlarına ulaşılmış ve bu tasarımlar günümüz teknolojileri kullanılarak CAD programları ile yeniden tasarlanmıştır.

Sizlere Utzon’un Kabukları kazanan olmasaydı Sidney Opera Evi’nin bugün anılacağı tasarımlarını sunuyoruz.

Jørn Utzon’un Kabukları – Sidney Opera Evi Kazanan Tasarımı

Hepimizin bildiği, sevdiği ve en ikonik yapılardan biri olan Sidney Opera Evi. Utzon’un Kabukları olarak andığımız bu yapı, 1956 yılındaki yarışmanın kazananı olmuştur.

Utzon’un Kabukları’nı bizimle beraber daha yakından incelemek isterseniz buraya tıklayabilirsiniz… 👈👈👈

Philadelphia Collaborative Group’un Tasarımı

Philadelphia Collaborative Group tarafından tasarlanan ve jüri tarafından ikincilik ile ödüllendirilen bu yapım, Sidney Opera Evi’nin şu anki halinden oldukça farklı bir yapıda tasarlanmıştır. Yatay mimari yerine dikey mimari tercih edilmiş ve bu yükseklik değişimi ziyaretçilerine dış cephede hissettirilmiştir. Denizaltı şeklinde bir yapıyı ortaya çıkarmak isteyen 7 tasarımcı tarafından tasarlanan yapı, yarışmayı kazanamasa da tasarımcıların bir araya gelmesini sağlamıştır. Bob Geddes, Mel Brecher, George Qualls, ve Barney Cunningham ise bu yarışmadan sonra GBQC (Geddes Brecher Qualls Cunningham) kısaltması ile birlikte çalışmışlardır.

Paul Boissevain ve Barbara Osmond’ın Tasarımı

Tasarımını beraber yaptıkları Sidney Opera Evi projesinde yakınlaşan ve yarışmadan sonra evlenen Paul ve Barbara çifti tarafından planlanan konsept, Utzon’un ve Philadelphia Collaborative Group’un tasarımlarından farklı olarak dış cephesi ve dış mekanlarında insan etkileşimini arttırmayı hedeflemiştir. İnsan ölçeklerine uygun ölçüleri ve tasarladıkları mesire alanları ile 3. olmak ile ödüllendirilmişlerdir. Tasarım fikirleri ise 50 yıl sonra Snøhetta mimarlık firması tarafından 2007 yılında tamamlanan Oslo Opera Evi‘nde gerçek olmuştur.

Anılmaya Değer Görülen Tasarımlar

Sir Eugene Goossen’in Tasarımı

Ünlü Opera Şefi Sir Eugene Goossen tarafından yapılan tasarım yarışmaya katılmamış olmasına rağmen en önemli tasarımlardan seçilmiştir. Sidney Senfoni Orkestrası’nın şefi, Sidney Müzik Konservatuarı’nın yöneticisi ve Sidney’e bir opera binası yapılmasını isteyenlerin başında gelenlerden olması ile bu tasarım yeri jüri için çok ayrı olmuştur.

Peter Kollar ve Balthazar Korab’ın Tasarımı

Planları ile ilgi çeken bu tasarım, jüri tarafından bu konuda övgüler almıştır. Macaristan’dan göçmen olarak 1950 yılında Avustralya’ya gelen Kollar Yeni Güney Galler Üniversitesi Mimarlık Fakültesine girmiş ve 1956 yılında bu Korab ile yaptıkları tasarımla 4.lüğü kazanmışlardır.

S. W. Milburn ve Partnerleri’nin Tasarımı

Stanley Wayman Milburn ve Eric Dow’un tasarımları küp şekilleri ve mesire alanları ile Boissevain ve Osmond’un tasarımından çokta farklı değildi. Fakat Milburn ve Dow tasarımlarındaki mesire alanlarını yükseltilmiş bir binanın altına saklamış ve o yapının üstüne de acil durumlar için kullanılabilecek bir helikopter pisti yerleştirmişlerdir.

Vine and Vine’s Şirketinin Tasarımı

Bir İngiliz şirketi olan Vine and Vine’s’ın tasarımı olan Opera Evi, restoran alanı ile ayrılan 2 ayrı Oditoryumdan oluşmaktaydı. Rakipleri gibi Vines şirketi de dış cephe için özel bir tasarım yaratmıştı. Batık bir plaza tasarlayan Vine şirketinin tasarımı, jüri tarafından 2 Oditoryumdan birisinin işlevsiz olduğu kanaatine varılmıştır.

Kelly ve Gruzen’in Tasarımı

Sidney Opera Evi Hakkında Düşüncelerim

Uzun süren tasarım arayışı ve sayısız denemeden sonra ortaya çıkan tasarı üzerinde eşsiz, maliyet olarak benzersiz bir yapı olan Sidney Opera Evi, yaşanılan gerginlikler ve mimarının görevi terk etmesinin gölgesinde yapılmış ve tamamlanmıştır. Günümüzde bir ikon haline gelmiş olan bu yapı geçirdiği aksaklıklar, sıkıntılı bütçe planları ve bol hatalı denemeler sayesinde bu ikonluğu yakalamıştır. Her sanatçının ve sanatseverin gönlünde taht kurmuş olan Opera Evi sadece bir opera alanı olarak kalmayarak bir toplanma alanı görevi görmüştür. Şüphesiz yaşanılan aksiliklerin izleri yapının yapısında hala daha fark edilmektedir. Fakat yapı, yine de doğru yolda yürümeye devam etmiş ve bugünkü konumuna ulaşmıştır.

Sidney Opera Evi hakkında siz neler düşünüyorsunuz? Sizce yaratılan kabuk dokusu ve sanatsal alanlar yapının bütünlüğü ve algısının oluşmasında etken mi? Yapının algısında veya yapısında eksik veya hatalı bir yön var mı? Fikirlerinizi bizimle paylaşmayı unutmayın. Eğer hala göz atmadıysanız Dancing House incelememizi de buraya tıklayarak okuyabilirsiniz...

Mimar: Jørn Utzon, Peter Hall, David S. Littlemore ve Lionel Todd
Mimari Tarz: Ekspresyonist
Yıl: 1957- 1973
Yer: Sidney, Avustralya

Add a comment Add a comment

Bir Cevap Yazın

Önceki Gönderi

Mikro-Kompakt Ev -Minik İşlevsellik

Sonraki Gönderi

Hope Rezidansı -Hayat Boşluğu

Başlıklar

Dök Mimarlık sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin