Karanlık Mod Işık Modu

Museum at Prairiefire -Hareli Algı

2014 yılında tamamlanan Museum at Prairiefire, Amerika Birleşik Devletleri’nin Kansas eyaletinin Overland Park bölgesinde yer alıyor. Alanın geçmişi ve günümüzün senteziyle özel olarak tasarlanmıştır. Türkçe’de “Çalı Ateşi Müzesi” olarak adlandırılabilecek olan Prairiefire Müzesi, Verner Johnson mimarlık firması tarafından hayata geçirilmiştir. Yapının cephesi, alevleri anımsatan hareketli formu ve özel malzemeleriyle bölgenin ateşle ilişkisini ve karakterini yansıtarak tasarlanmıştır. Bu özel müze, ateşin sembolizmini benimseyen ve onun özelliklerini dikkatli bir şekilde tasarımına entegre eden bir örnek olarak öne çıkıyor. Detaylı bir inceleme ile bu yapıyı yakından keşfedebilirsiniz.

2014 yılının Mayıs ayında inşası tamamlanan Museum at Prairiefire, Amerika Birleşik Devletleri’nin Kansas eyaletinin Overland Park bölgesinde yer almaktadır. Bulunduğu alanın tarihsel geçmişi ve günümüzden yola çıkarak tasarlanmıştır. Türkçe’ye Çalı Ateşi Müzesi olarak çevrilebilecek olan Prairiefire Müzesi, Verner Johnson mimarlık şirketi tarafından tasarlanmıştır. Hareleri andıran cephesi ve yapısında kullanılan özel malzemeler ile ateşi ve bölgenin ateş ile olan geçmişini, ateşe has özellikler ile binanın yapısına yansıtmıştır.

Gelin kendine ateşi ve ateşin karakterini yol gösterici olarak kabul eden, onun özelliklerini başarılı bir soyutlama ve yerinde seçilmiş malzemeler ile harmanlayan bu müzeyi hep beraber inceleyelim..

Museum at Prairiefire Tasarımı

Göz önüne çıkması istenen Museum at Prairiefire, cephelerinde kullanılan dikroik camlar sayesinde ışığın geliş açısına göre binanın içinin ve dışının farklı aydınlatılması sağlanmıştır. Güneşin konumuna göre renk tonunu değiştiren binada ışık, iç mekanlar için soğuk ve mavi tonlarında kullanılmışken dış cephede ateşi andıran sıcak ve turuncu tonları tercih edilmiştir. Binanın oluşturduğu bu algı, binanın anlayışını ve işlevini derinden etkilemiştir. Dış cephelerde kullanılan sıcak tonlardaki renkler ziyaretçilerin ilgisi binaya doğru çekilmektedir. Yer aldığı otluk çalı alanda ortaya çıkan bir ateşi andırması ile insanlara hitap etmektedir. İç mekanlarında ise cepheden içeri alınan ışığın, bu diokroik camlar sayesinde kırılması ile evlerde ve genel kullanım alanlarımızda sıkça kullandığımız ışıklara benzer olarak dış soğuk ve mavi-beyaz arası renkler elde edilmiştir. İç mekan için tercih edilen bu kırınım ile, müzenin incelenebilmesi ve gezilebilmesini kolaylaştırılması, algı karmaşalarını önlemek amaçlanmıştır.

Konumu ve Dış Cephesi

Overland Park, KS, ABD’de yer alan Museum at Prairiefire çevresindeki binalar ile sıra dışı bir etkileşim içerisindedir. Çalılıkların arasında yer alan yapı, hiçliğin ortasında yer alıyormuş gibi hissettirmesine rağmen aslında kuşatılmıştır.

Yanı başında Alışveriş Merkezi, Sinema, yerleşim alanları gibi yerleri bulunduran Museum at Prairiefire, etrafındaki yapılardan ayrılmayı onlardan uzaklaşarak veya kaçarak değil, onların arasından bir kıvılcım gibi parlayarak başarmıştır.

Dış cephesindeki tasarımından yakaladığı etkiyi binanın tümüne yaymayı başarabilmiş olan Museum at Prairiefire, iç ve dış mekanları arasındaki hareket ve anlam geçişlerini, ışık açılarını efor veya aktif bir güç gerektirmeden pasif bir şekilde manipüle ederek yakalamıştır.

İç ve dış mekanlarının arasındaki farkın en belirgin hissedilidği yapılardan biri olan Museum at Prairiefire, temelinde hedefi olan müze işlevinin, dış dünyanın devamı gibi hissedilmesine izin vermemek için çalışmıştır. Müzenin içerisine girdikten sonra dış dünyadan tamamen uzak ve bağımsız hissettiren yapı bu etkiyi yaratmak için tasarımını kullanmıştır.

Museum at Prairiefire Mimarisi

Dış cephesinden iç cephesine bütün halinde tasarlanan binada, özel bir cam türü olan Dikroik cam, Yanardöner paslanmaz Çelik Fayans ve Light Interference Color (LIC) yöntemi ile belirli asitler ve elektrolitler kullanılarak üretilen Krom Paslanmaz Çelik Paneller kullanılmıştır. Kendi cephesinde yarattığı yükselmeler ve alçalmaları bu elemanlar ile harmanlamıştır.

Dikroik camlar ve paslanmaz çelik parçalar yapının taşıyıcı duvarları ile uyumlu hale getirilmiş ve bu birimlerden görsel işlevlerinin yanında taşıyıcı sistem elemanı olarak da yararlanılmıştır.

İki kattan oluşan yapıda yaratılan alanların ve bulunulan katın ihtiyaçlarına ve isteklerine göre planlanan ve tasarlanan ince çözümler ve ayarlamalar uygulanmıştır. Genel kullanımda zaman içinde ortaya çıkabilecek sorunlar, ihtiyaçlar ve istekler göz önünden geçirilmiş ve erken çözümler üretilmeye çalışılmıştır.

Geniş açıklıklar ve sergi alanları sunması istenen yapının planları, kesitleri ve sistematiği, yapının ihtiyaçları ve alınan tasarım kararları çerçevesinde harmanlanmıştır.

Müze alanı ve planlaması

Museum at Prairiefire dinozorlar, uzay ve nesli tükenen nesilleri bir deneyim halinde harmanlayan konsept bir müzedir. Müze içerisinde incelenen konular, alışılmışın dışında teknikler ve yöntemler kullanılarak incelenmektedir. Sığ anlatımlar ve sıkıcı sunumların yerine çocukların ilgisini çeken görsel ve işitsel öğelerden yararlanılmıştır. Uzay ve madde kavramları 360­° turlar ve son teknoloji ürünler kullanılarak aktarılmaktadır. Dinozorlar ve diğer nesli tükenen yerel canlılar ise animasyonlar, fosiller ve bulgular üzerinden işlenmektedir. Çocuklara hitap eden genel yapısı, yetişkinlerden uzak olduğu anlamına gelmemektedir. Müze yapısını ve ziyaretçilerinin isteklerini iyi bir şekilde analiz etmiş olan Verner Johnson şirketi, Museum at Prairiefire’i bütün kullanıcılarının ve ziyaretçilerinin istek ve ihtiyaçlarını harmanlayan bir tasarım ile oluşturmuştur.

Ziyaretçileri tarafından müze yapısı, aile ile geçirilebilecek eğlenceli ve öğretici birkaç saat olarak tanımlanmıştır.

İçerisinde buluşma alanları toplantı ofisleri ve ortak alanlar gibi alanlar yer alsa da ana odak ve planlamalar müze alanı üzerine olmuştur.

Museum at Prairiefire Hakkında Düşüncelerim

Amerika Birleşik Devletleri’nin Kansas eyaletinde bulunan Museum at Prairiefire, bulunduğu çevrenin gerek fiziksel gerekse tarihsel açıdan önemini ve anlamını kendine has bir şekilde soyutlayarak minimal bir tasarım ortaya koymuştur. Gerek tasarımı gerek de işlevi ile öne çıkan bu yapıda odağım tabii ki de mimarisi ve tasarımına yönelik oldu. Fakat ziyaretçilerinin paylaştıklarına göre son derece eğlenceli ve öğretici olan müze işlevi de yadsınamayacak bir gerçek. Bu yapının tasarımcısı olan Verner Johnson şirketinin tasarladığı diğer yapılarında genellikle müze binaları olması da bu durumu güzel bir şekilde açıklıyor. İkonik, sıra dışı ve özgün tasarımı ile ziyaretçilerini ya da güzelliğini bir şekilde görme fırsatı yakalayan herkesi içine çekiyor. Tasarımında yakaladığı standardını müze bölümlerinde de göstermesi ise bize tasarım ve ihtiyaçların ortak bir paydada birleşebileceğini kanıtlıyor.

Museum at Prairiefire hakkında siz neler düşünüyorsunuz? Sizce binanın tasarımı müze işlevi ile bir zıtlık gösteriyor mu? Plan ve tasarımlarında bir problem var mı? Fikirlerinizi bizimle paylaşmayı unutmayın. Eğer hala göz atmadıysanız Berlin Yahudi Müzesi incelememizi de buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.

Mimarlık Şirketi: Verner Johnson
Mimari Tarz: Modernizm
Yıl: 2014
Yer: Kansas,ABD

Add a comment Add a comment

Bir Cevap Yazın

Önceki Gönderi

Hope Rezidansı -Hayat Boşluğu

Sonraki Gönderi

Morton H. Meyerson Senfoni Merkezi -Akustik Ferah

Başlıklar

Dök Mimarlık sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin